TAMLIK HAPI ÜRETİCİSİ : Savaş tamlık hapı yüzünden çıktı diyen çok Yorumcu oldu, Yorumcu Yetiştirme Yurdu bildiri yayınladı. Eksikliği engellemiyordu hap, algılanmasını engelliyordu, eksiklik somut olarak gerçekleşiyordu, yani somut dünyada her şey nasıl oluyorsa öyle olmaya devam ediyordu ama kullanıcılar bunu algılamıyordu, görüyor ama algılamıyordu. Tek Yürek Yönetim Kurulu mutluydu. Çünkü onların düsturu Tekil Özgürlük Çoğul Ortaklık’tı, ayrılacaktık ama birleşecektik. Tamlık Hapı siyasi bir kimlik kazandı, halk arasında Yanlış Kuşu olarak anılmaya başlandı, heykeli bile dikildi Tek Yürek Meydanı’na, yanlışları yiyen kuş. Her şey tam yolunda giderken tamlık hapı kullanıcılarında göz ile algı arasındaki uyuşmazlıktan sert bir öfke gelişti, Psykhe Metatropos Belirtisi. Dönen Ruh anlamında. Düşünün, siz benim size göstermediğim bir ilgiyi göstermişim gibi algılıyorsunuz, ben de sizin benim size gösterdiğim ilgisizliği algılamamanızdan doğacak iletişim eksikliğini algılamıyorum, bu böyle gitti epey bir süre, ama sonra büyük bir çöküntü getirdi, Sensomotorik Duyarlılık azaldı, kimse çöküntüyü algılamıyordu ama bir öfke sürekli yer değiştiriyordu. Yeni Halaskârlar’ın bulduğu çözüm Tek Yürek Kampı, kamp da işi çözmedi. Bedenin algıladığı ile zihnin kaydı arasındaki uymazlık bir belirti olarak tanımlandı. Psykhe Metatropos adını Sabah Pornocusu koydu. Toplumu bir arada tutan bir şey bozulmuştu, bunun ne olduğunu savaş çıkınca anladık.
TEMBELAKİ : Benim yaşadığım dünyaya göre bambaşka bir görüntü dünyasında yaşanıyordu, Hayat berbat demiştim bir arkadaşıma, Berbat olmasa çekilmezdi demişti, ne kadar doğruymuş, sonradan anladım. Kimse benim yaşadığım doyumsuzluğu anlamıyordu, doyumsuz sözcüğünün anlamını değiştirmişlerdi,doyumsuz lezzet deniyordu, tadına doyulmaz anlamında, doyumsuz anlar yaşadık diyorlardı, ama olumlu anlamda, hap her şeyi değiştirmişti, bir tek Ahlâksız kalmıştı direnen, o da evinden çıkamaz hale gelmişti, hapa öyle başladım. Sanki film gibiydi, filmin içine girip ben de o tamlık eksiksizlik hedefine kilitlenmiş Yeni Halaskârlar’dan olmayı denedim. Dışarıdan göremediğim şeylerle karşılaştım. Sürekli her şeyin çok iyi olacağı duygusuyla yaşıyorlardı, ama sanki çok önemli bir şey ortasından yırtılmaya devam ediyordu, Akşam Azarlayıcısı’nın öfkesi dinmiyordu, o azarladıkça Yeni Halaskârlar rahatlıyordu. Hap almayanları algılayıp toplayabilmek için hap almayanlardan bir Algı Timi kurdular, çünkü hap alanlar herkesi hap alıyor diye algılıyordu. Topladıklarını Tek Yürek Düzeltim Okulu’na gönderiyorlardı. Esas kavga hap alanlar arasında çıktı. Çok kan döküldü. Sebepsiz derin öfke. Psykhe Metatropos Belirtisi dediler. Dönen Ruh, Psykhe Metatropos. Meğer bizim görmediğimizi göz görüyormuş. Bizim kaydetmediğimizi göz algılıyormuş. Gözün isyanı dediler. Gören gözün öfkesi. Göze ben kalp diyorum.