KİTAPLAR
> Genç yazar Ozan Can Özübal Raskol’un Baltası’nda.
“Motoruyla evlerin arasında, plastik ağaçların yanından geçerken güneşli soğuk bir kış günü tüm kayıtsızlığıyla yaşanıyordu. Yağmurlu bir günün ertesinde, hayatın anlamının ne olduğu sorusu gözleri ile yol arasında bir yerde 62 puntoyla asılı duruyordu. Binlerce dünyalı kendisine tam bu anda bu soruyu acıyarak soruyor olmalıydı. Aksi halde dünyada aynı anda 28.000 kişi mastürbasyon yapıyor olmazdı. Yoksa...
> Şair Ahmet Güntan’ın ilk romanı Olanlık. Raskol’un Baltası’nda.
“Biri bana sen benimsin dediği zaman inan benim sikim kalkıyor, bayağı kalkıyor, dimdik, vücuduma böyle sıcak bir şey doluyor, kollarımda zevkli bir uyuşukluk, o an ona inanmaktan başka bir şey düşünemem ben, beni alacak, tek vücut olacağız, sapıklık gibi bir şey bu, biliyorum, ama elimde değil Manitu, böyle hissediyorum ne yapayım.” Tamamı diyaloglardan oluşan...
> Anlatı dünyamızın tuhaf ve yoğun çocuğu İsmail Pelit Raskol’un Baltası’nda.
“güzel siyah köpek bırakmıyor peşimi. mutsuzluğumun sureti olarak düşündüğüm, azmanlaşan, zincirini kırıp beni peşinden koşturan o köpeğin yerine bu gerçek köpeği koyuyorum şimdi. köpeğe gülümseyerek bakıyorum: “senin adın mutsuzluk, anladın mı?” başını sallıyor. cebimdeki son simit parçasını uzatıyorum, kokluyor, alıyor parmaklarımın arasından. “ölene kadar bana eşlik edecek misin mutsuzluk?” başını sallıyor. iyi. köpekleştirdiğim mutsuzluğum şimdi...
> Raskol’un Baltası’nda Orhan Duru’dan bir haber var.
“İşte boşluk. Boşluk yani sigaramın ucu. Devam et dostum! İşte elini kaldırmış, parmağını uzatmış bir boşluk komutanı! Orada bir heykel var. Bu heykelin boşlukla ilgili olduğunu anlıyoruz. Bahar gelmiş ve boşluk bademleri açmış ağaçlarda. Boşlukçulardan say beni! Kendi boşluğumuzu örtmeye çalışıyoruz meyhanelerde. Boşluk şarkıları söylüyoruz zaman zaman. Alaturka şarkılar içinde iyi bir boşluk buluyoruz ve...