Karnımda bir gıdıklanma. Parmaklarımın tişörtümün altına girmek için gösterdiği çabalar sonuçsuz. Şort lastiğim gevşek. Hem de o kadar gevşek ki içine üç tane ben sığar. Üç tane daha ben düşünüyorum. Kendinin zalimi üç tane daha ben. İyi ki şortlarımı dolduracak benler yok. İyi ki parmaklarım şort lastiğimin gevşekliğiyle oynamayı bırakıyor. Oynamayı bıraktığı gibi şortumun içinde dolanma isteğini de. Temas istemiyorum. Kendimi istemiyorum. Üç tane daha olsam, yine istemeyeceğim.
Fatma Nur Kaptanoğlu, tutkuyu yüksek duygularda arayan bir yazar değil. Aksine, sabah uyandığımızda, yanı başımızda olup biten sıradanlığı, tutkuyla perçemleyip öyküleştiriyor. Soğuk sodaya sıkılan limonun çekirdeğinin sodaya düşmemesi için gösterilen dokunuş duyarlılığı, bekleme odasındaki meraklı gözlerin hapsindeyken deri koltukların gıcırtısı, takma dişlere takılan gül lokumunun yaşlılıkla cebelleşmesi, kavurucu yaz sıcaklarında ıslak lastik terliklerin ayak uçlarından bedene yayılan anlık serintisi… Kaplumbağaların Ölümü, yaşıyor olmanın, gezegen kadar ağır, kaplumbağalar kadar hafif, mikro çekim öykülerinden oluşuyor. Raskol’un Baltası’na hoş geldin Fatma Nur Kaptanoğlu!
Kaplumbağaların Ölümü
Fatma Nur Kaptanoğlu
Raskol’un Baltası 020
Öykü 008
Etiket fiyatı: 12,00 TL (KDV dahil)
64 sayfa — 2. hamur — ciltsiz — 13,5 x 21 cm.
İstanbul, Ağustos 2017, 1. Basım.
ISBN: 978-605-67372-7-5
Kitap tasarımı: Ömer Ozan Erdoğan
Dizi Editörleri: Burak Fidan, Burak Acar
Editör: Burak Fidan